Karadağ’daki Mamula Adası, adını Avusturyalı General Lazar Mamula’dan almıştır. Generalin 1853 yılında körfezi korumak için buraya inşa ettirdiği kale, 2. Dünya Savaşı sırasında Naziler tarafından toplama kampı olarak kullanılmıştır. Bu nedenle ada ve kale UNESCO Dünya Mirası Listesi yer alır
.

Kalenin olağanüstü tarihi değeri ve yapısı, yeni tasarımcıları weStudio’nın Mamula Island Hotel için iç mekânlar yaratmasında bir mihenk taşı olur. Berlin merkezli tasarım ofisinin bu harika otel için amacı bütüncül bir alan yaratmaktır. Bütüncül bir alan için birbiriyle uyumlu iç mimari bileşenler ve dokunsal unsurlar bir araya getirilir. Doğal taş, eskitme pirinç, meşe gibi malzemelerin kullanımı, organik kumaşlar, seramik ve oyma ahşaplı mobilyalar dokunsal ve görsel bir dokuda birleşir.

Yerel zanaatkâr teknikleri ve kemer motifi kullanımı gibi kültürel referanslar farklı bir tasarım dili oluşturmayı başarılı kılar. Minimalist ve adanın kültürüne sadık kalan otel tasarımı sakinlerini sürükleyici bir deneyime götürür.

Kaynakça:
Archilovers