Bir mekanı var eden, algılanmasını ve deneyimlenmesini sağlayan, onu çevreleyen sınırlardır. Kullanıcının mekanda hissedeceklerini belirleyen en önemli faktörlerden bir tanesi de bu sınırların nasıl oluşturulduğudur. Mimari tasarımda duvarlar, zemin ve tavanların ışığı nasıl karşıladığı, kullanıcıyı nasıl yönlendirdiği, onun hareket alanını ve bulunduğu noktayı nasıl tanımladığı üzerinde en büyük söz sahibidir, diyebiliriz. Dolayısıyla bu yüzeylerin nasıl tasarlandığı da büyük önem arz etmektedir.

Göz seviyesinde bulunarak görüş alanına girmesi itibariyle duvarların ambiyansa sağladığı katkı belki de en büyüğüdür. Güçlü konsept mesajları veren duvar yüzeyleri, özellikle iç mekanlarda bir stil elde edilmesindeki en önemli parametrelerden biridir belki de. Fakat bir yüzey elemanı daha vardır ki, yeri geldiğinde mekânların fark edilmeyen gücü olabilir; tavanlar.

Mekân genelinde uygulanan tasarım yaklaşımını perçinleyen, ortaya çıkaran ve bütüne bakıldığında her detayın düşünülmüş olduğunu hisettiren tavan yüzeylerine uygulanan müdahale, bir mekânı çoğu zaman var eden son dokunuştur aynı zamanda.

Zorlu Center’da yer alan ve köklü bir evveliyata sahip yerli işletmelerden Saray Muhallebicisi de bu duruma örnek niteliktedir. Artstone panellerinin Karoart koleksiyonundan Vermont’un tavan nişlerinde aydınlatmayla birlikte ele alınarak yerleştirildiği caféde klasik modern yaklaşımın güzel bir örneği elde edilmiş oldu. Feu Vert Doré renkte tercih edilen panellerin altın renkli çizgileri gizli aydınlatma hatlarıyla patlatılarak hem göze hem ruha hitap eden bir doku ortaya çıkarıldı.

Mekandaki koyu ahşap renk kaplamalar, beyaz duvarlar ve genel anlamda sade tonlarda kurgulanmış ambiyans, tavanlarda yer yer kullanılan Vermont ile spesifik ve özgün bir atmosfere can verdi.

Artstone Karoart paneller hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için

www.artstone.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.